2007 yılında, doktorum bana 1. evre prostat kanseri olduğumu ve ameliyatı önerdiğini söylerken, eşimin doktoru ise ameliyat fikrine tamamen karşı oluğunu ve aktif izlemin yeterli olduğunu söylüyordu. Doktorum radyoterapi veya radikal prostatektomi arasında seçim yapmamım gerekliliğini açıklamaya devam etti. Bana hiçbir noktada ablathermy’den bahsetmedi. Bu yüzden ameliyatı tercih ettim (şimdi pişman olduğum bir karar). Kimse bana her gün üç ya da dört kez idrar kaçırma pedini kullanmam gerektiğini söylemedi.

Altı ya da yedi haftalık bir iyileşme döneminden sonra tekrar bisiklete binmeyi başardım, bu da idrar sızıntılarının durmasına yardımcı oldu, ama sanki daha öncekiyle aynı adam olmadığımı hissediyorum. Ürologumun bana Ablatherm®’den bahsetmesini dilerdim. Şimdi bir hasta derneğinin üyesiyim ve umarım bu durum değişecek.

M.A.
M.A., 62 yaşında

“Ekim 2007’de prostat kanseri teşhisi konduğunda, doktorum bana üç tedavi seçeneği sunuyordu: Cerrahi, radyoterapi ve curieterapi. Radikal prostatektomi fikrini ilk seferinde dışladım. Radyoterapi seçeneği, yedi haftaya yayılan 35 seansı kapsamaktaydı ki bu da yönetilmesi zor görünüyordu. Tedavi seçimi aşamasında Ablatherm® HIFU tedavisinden bi’haber O.E., curieterapiyi seçmişti. Radyoaktif madde taneciklerinin prostata yerleştirilmesini içeren bu tedavi, Mart 2008’de gerçekleştirildi.

“Aralık 2008’de, kontrol biyopsilerinden çıkan sonuçlar kanserin tekrarlandığı korkusunu arttırdıktan sonra, en yakın merkezdeki ablathermy hakkında bilgi almak için eğitim ve araştırma hastanesine başvurdum. Çünkü radyoterapi tedavisine rağmen lokalize tekrarlayan kanserde tek seçenek ablathermy HIFU tedavisiydi. Doktorum bana ablathermy hakkında ilk defa bilgi verdi. Sonrasında okuduğum tüm referansların (Ablatherm® hakkında) HIFU’nun diğer tedavilerle karşılaştırıldığında yaşam kalitesine olan faydaları dikkatimi çekti ve ilk basamak tedavi olarak seçmediğim için pişman olmama neden oldu.”

O.E.
O.E., 70 yaşında

“2001 yılında üroloji doktorum prostat kanseri olduğumu doğruladı ve Ablatherm® de dahil olmak üzere bana üç tedavi seçeneği önerdi. Üroloğum, “Genel bir cerrahi ameliyat geçirebilir, radyoterapiyi tercih edebilir veya ablathermy tedavisi için üroloji profesörünü görmeye gidebilirsin.” dedi.

Bilinçli bir seçim yapmak için Ablatherm® tedavisini bana tarif edecek olan HIFU tekniğiyle ilgili bir uzmana danıştım. Radyoterapiden farklı olarak, çevre dokuların hasarlanması gibi bir kaza riski yoktu, buna ek olarak, hastanede kalış süresinin kısa olması, sadece küçük idrar sızıntısı olması ve herhangi bir tedavi sonrası ilaca gerek olmaması önemliydi.

Böylece,19 Eylül 2003’te ablathermy tedavisi uygulandı. Yapılan işlem rektumun içine yerleştirilen bir sonda yoluyla ve tamamen ağrısızdı. Sanırım tedavi sırasında bir süre uyuyakalmışım bile. İlk üç gün içinde biraz ağrı hissetmeme rağmen, hastaneden hızlıca ve idrar sızıntısı olmadan gidebilmemiz güzeldi. Şu anda kendimi sağlıklı hissediyorum ve ablasyon tedavisinden sonra PSA değerlerim sabitlendi, yine de üroloğuma kontrollere düzenli gidiyorum.”

K.B.
K.B., 83 Yaşında

“Ürolog radyoterapi tedavisi önermişti […]. Bu beni çok tedirgin etti çünkü radyoterapi ile tedavi olmuş olan arkadaşlarımın ve diğer hastaların sosyal medya gruplarındaki deneyimlerine göre bu tedavide birçok yan etki görülmekteydi. Daha sonra, doktor olan bir arkadaşım bana iyi sonuçlar veren bir ultrason tedavisi (Ablatherm®) hakkında bilgi verdi.

Kasım 2004’te, 76 yaşımdayken, lokal anestezi altında bir loba ablathermy tedavisi uygulandı. Hastanede geçirdiğim beş gün boyunca hiç acı çekmedim ve hastaneden ayrıldıktan bir gün sonra, kendim sürücü olarak 350 Km uzaklıktaki evime gidebildim. Tedaviyi takiben idrar kaçırma veya iktidarsızlık gibi bir yan etki yaşamadım. Nisan 2005’te, diğer lobda ikinci bir ablatherm tedavisi daha gerçekleştirildi. PSA değerim düştü ve Ekim ayındaki biyopside herhangi bir tümör belirtisi görülmedi.

Ben 81 yaşına merdiven dayamış ve sağlık durumu ve psikolojisi iyi, sosyal aktiviteler (Rotary kulübü), entellektüel eğlenceler (Teknoloji ve video yapımı) ve fiziksel çalışma (kendin yap hobiciliği ve bahçecilik) gibi aktivitelerle zamanımı geçirerek yaşam tarzımdan ödün vermiyorum… aile yaşamındaki iyileşmeden bahsetmiyorum bile.“

A. D.
A. D., 80 Yaşında

Detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Start a Conversation

Hi! Click one of our member below to chat on Whatsapp